Bildiğimiz ve bilmediğimiz her şeyin yaratıcı gücü olan ulu varlık. Türk Yazıtları’ndaki çözümlenen ilk sözcük. Türk Yaratılış Destanları içinde anlatılan mutlak güç Kayra Han‘ın Atası, Ülgen, Erlik/Yerlik, Mergen ve Kızagan‘ın büyük Atası.
Mavi Gök‘ün ulu tini olan Tengri, acundaki dengenin yaratıcısı ve baş koruyucusudur. İklim, onun kontrolünde devinir. Türk dini, Animizm benzeri yönelimlere sahiptir ve doğadaki her şeyin bir tini olduğunu söyler.
Türk Hakanları/Kağanları, Tengri’den aldıkları kut sayesinde tahta çıkar ve hüküm sürerler. Tengri’den aldığı kutu kaybeden Hakan/Kağan, yönetim hakkını da kaybetmiş sayılır. Kut, şimdilerde “Devlet Kuşu/Talih Kuşu” olarak bildiğimiz şeydir. Kimin başına konarsa, o kişi devlet bulur. Kutlanma, kut bulma budur.
11. yüzyılda Karanhanlı Türklerinden olan Yusuf Has Hacib‘in yazdığı Kutadgu Bilig‘de şöyle denir:

“Her ne varsa, kutun elinin altındadır. Bu makama kendi gücün ve isteğinle gelmedin. Onu sana Tengri verdi. Hakanlar/Kağanlar, iktidarı Tengri’den alırlar.”
Yine benzer bir dönemde Kaşgarlı Mahmud tarafından yazılmış olan Divanü lugati’t-Türk‘te şöyle denir:

“Eğer Tengri kuluna kut ve saadet bahsetmişse, o durumda onun işleri hep rast gider. Tengri, onu rahmetine boğmuştur ve onun izniyle gökten kut ve saadet yağmıştır. İşleri rast gitmeyen kişi ise kut sahibi değildir, kutsuzdur.”
Ve en önemlisi, kutlu Atalarımızın Türkistan‘ın orta yerine diktikleri Türk Yazıtları‘nda şöyle denir:

“Umay gibi Anam hatunun kutuna/devletine kardaşım Kül Tigin er adını aldı.”, “Tengri buyurduğu için, kendim kutlu olduğum için Kağan oldum.”
Eski Uygur Türkçesi olarak runik harfler ile yazılmış Irk Bilig‘de ise şöyle bir anlatım vardır:

“Alaca atlı Yol Tanrısı benim. Sabah akşam atımla rahvan giderim. Bu Yol Tanrısı güler yüzlü iki kişiye rastlamış. Kişiler korkmuş. Yol Tanrısı, ‘Korkmayın, size kut vereceğim!’ demiş. Öylece bilin. Bu iyidir.”
Türklerin Tengri dinini Kaşgari şöyle tanımlıyor:
“Yere batası kafirler göğe Tengri derler. Yine bu adamlar büyük bir dağ, büyük bir ağaç gibi gözlerine ulu görünen her şeye Tengri derler. Bu yüzden bu gibi şeylere yükünürler (secde ederler). Yine bunlar bilgin kimseye Tengrigen derler. Bunların sapıklıklarından Allah’a sığınırız.”
Türk dininin, Animizm benzeri ritüellere sahip olduğunu bu tanımlama ile açıkça görüyoruz.
Altay Türkleri ona “Tengri/Tengeri“, Hakas Türkleri “Tigir/Ter“, Tuva Türkleri “Deer“, Yakut Türkleri “Tangara“, Kalmuk Türkleri “Tenger“, Çuvaş Türkleri “Tura“, Tatar Türkleri “Tengre“, Azerbaycan Türkleri “Tarı” der. Kam algışlarında ondan “Yıldızlarla dünyayı süsleyen Tengere…” diye bahsedilir.